14 Aralık 2017 Perşembe

BİR DEVRİN HAFIZASI "RASİM CİNİSLİ" 1965 MTTB Genel Başkanı, ADALET PARTİSİ (1969) VE DEMOKRATİK PARTİ (1973) ERZURUM MİLLETVEKİLİ, DYP İSTANBUL İL BAŞKANI (1994)

BİR DEVRİN HAFIZASI 
Rasim CİNİSLİ
Kitap Hakkında
Erzurum'un köklü ailelerinden birinin çocuğu olarak dünyaya geldi. Genç bir üniversite öğrencisi olarak geldiği İstanbul'da kendini politik bir ortamın içinde buldu. İstanbul Hukuk Fakültesi'nde öğrenciyken dönemin önemli fikir adamlarıyla tanıştı. 
27 Mayıs yargılamalarına tanıklık etti. Zorlu bir mücadele sonunda MTTB genel başkanı oldu. Kendi deyimiyle "İnançlı genç bir kadronun neleri başarabildiğinin onurlu heyecanını burada yaşadı." Başkanlık dönemi boyunca unutulmaz faaliyetlere imza attı. Gençlik lideri olarak başarıları onu siyasetin içine çekti. Adalet Partisi'nden Erzurum milletvekili seçildi. Süleyman Demirel'e muhalif 41'ler Hareketi içinde yer aldı. Demokratik Parti'nin kurucularından oldu ve 1973 seçimlerinde yeniden parlamentoya girdi. Aktif politikaya uzun bir süre ara verdikten sonra 1990'lı yıllarda Tansu Çiller'in davetiyle DYP İstanbul İl Başkanı oldu. Ancak kısa süre sonra istifa etti.
İlkelerinden taviz vermemesiyle ve son derece dürüst kişiliğiyle politika sahnesinde saygınlık kazanan Rasim Cinisli, yakın tarihimizde bizzat tanıklık ettiği önemli olayları, unutulan veya unutturulmak istenen gerçekleri içeren "bir devrin hafızasını" okurla paylaşıyor.
27 Mayıs'ın arkasında kim ya da kimler vardı? 
Darbeler ülkenin geleceğini nasıl etkiledi?
Milletimizin en kıymetli varlığı gençliğe nasıl kıydılar? 
12 Mart 1971 Muhtırası'nın ardından Cevdet Sunay'ın "derin ve sonu karanlık bir çıkmaz" dediği tehlike neydi? 
"Başarılı olsalardı Türkleri Sibirya'ya süreceklerdi" diyen başbakan kimdi? 
Yurtdışından uzanan ellere kimler kucak açtı? 
Osmanlı Hanedanı'nın Türkiye'ye dönüşüne izin veren yasa hangi koşullarda kabul edildi?
12 Eylül'de Kenan Evren Türkiye'nin elindeki en büyük kozu Yunanistan'a nasıl teslim etti?

Rasim CİNİSLİ, Yazar
Rasim Cinisli, 1939 yılında Erzurum'un Aşkale kazasına bağlı Cinis köyünde doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Erzurum'da yaptı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. 27 Mayıs 1960 darbesi öncesi ve sonrası öğrenci olaylarının tanığı oldu. 18 Mart 1965'te Bursa'da yapılan Milli Türk Talebe Birliği kongresinde genel başkan seçildi. MTTB Genel Başkanlığı görevi Kasım 1966 tarihine kadar devam etti. 1969 genel seçimlerinde Adalet Partisi listesinden Erzurum milletvekili seçildi. 1971'de kurulan Demokratik Parti'nin kurucuları arasında bulundu ve DP Genel İdari Kurul üyeliği yaptı. 1973 genel seçimlerinde Demokratik Parti'den yine Erzurum milletvekili olarak TBMM'de görev yaptı. 1976 yılında İstanbul'a yerleşti ve siyasi çalışmalarına bir süre ara verdi. 1994’te Tansu Çiller’in davetiyle katıldığı Doğru Yol Partisi’nin İstanbul İl Başkanlığını yaptı. İstifa ettikten sonra aktif siyaseti tamamen bıraktı ve Bir Devrin Hafızası adını verdiği anılarını kaleme aldı.

5 Aralık 2017 Salı

27 MAYIS DAVASI YENİDEN YARGIYA TAŞINDI. (SAMET OCAKOĞLU)

SAMET OCAKOĞLU’NUN
27 MAYIS DARBESİ DAVASI HUKUKİ SÜRECİ KONULU
KAMUOYUNU BİLGİLENDİRME VE BASIN AÇIKLAMASI

27 MAYIS DAVASI YENİDEN YARGIYA TAŞINDI.

Kamuoyunda 27 Mayıs davası olarak bilinen ve hukuki sürecini toplumun vicdan duygusu ile takip ettiği 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin doğrudan mağduru TBMM 11. Dönemi üyesi iken, darbe yaptırımı ile yassıada’ya konmuş merhum Milletvekillerinin tümüne ve  merhum Başvekil Adnan Menderes Hükümeti üyelerine ve yassıada öyküsünün haklarını gasp ettiği şahsiyetlere pilot dava özelliğindeki davam, 27 Mayıs Darbesi muhataplarından babam, 11. Dönem Manisa DP Milletvekili merhum Orhan Ocakoğlu’nun haklarının yargı kararı ile ihyası ve iadesi talebimle  2013 yılında Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde dava edilmişti.

Av. Gökhan Karateke tarafından hukuken temsil edildiğim davamızla eş zamanlı olarak ve aramızda belirlenen  hukuki yöntem sonucu davamıza katılan diğer yol arkadaşlarımızın talepleri ile  aynı içerikte bir diğer dava da Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmıştı.
2013-2015 yıllarında talebimin idari mahkeme yönünden reddi kararı ile gelişen hukuki süreçte davamız iç hukuk yollarını tüketmişti.

Davada hak sahipleri olarak, taleplerimizi yargıya taşırken konu edilen hukukumuzdan önce ülkemizin tarihine, demokrasi öykümüze ve ülkemizin yarınlarına karşı sorumluluk taşıyan ve öncelikle bu değerlere haklarımızın ihyası vesilesi ile hizmet çabasında olduk. Dava sebebi insanlık suçu işleyerek demokratik rejimimizi darmadağın etmiş ve kendi hukukunu oluşturmuş bir darbe döneminin gasp ettiği anayasal parlamenter haklarını idari mahkemeden talep edebilmemiz mümkün değildi ve akla uygun değildi. Darbe idari bir işlem değildir. Ayrıca davama dair kesinleşmiş mahkeme kararını ve dava dosyası içeriğini incelediğimizde,olup biten sindirilemiyor, geçiştirilemiyor. Ve idari mahkemeye başvuruyu talebimizin kanun yolu ve yetkili mahkemesi olarak kabul etmediğime ve böyle bir hukuki yanılgıya düşmediğime  şükrediyorum.

15 Temmuz Darbe teşebbüsü ve yürülükteki  OHAL süreci öncesinde görülmüş davamız bizler için demokrasi hukukunu, milli irade egemenliğini ve milletvekilliği haklarını ilgilendirmesi yönü ile tarihimizin en önemli davalarındandır. Milli vicdanda mümtaz yer edinmiş mazlum ama mağdur bir öykü adına açılmış davamızı ve haklı taleplerimizi bu halde adli raflara terk etmeye razı olmak mümkün değildir. Yaşayan bilir. Çok zor, yıpratıcı ve külfetli bir süreçtir.

Sonuç olarak anayasal hukuk devletinin kanun yolunu kullanmakla ‘’ Yargılanmanın Yenilenmesi ‘’ ve davamızın adli yargıda muhakeme edilerek talebimizdeki gibi kararı talepli başvurumuz  04.12.2017 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde dava edilmiştir. Hak vardır, hukuku olmalıdır. Yaşayan bilir. 27 MAYIS DAVASI YENİDEN YARGIYA TAŞINMIŞTIR. Çabamız inşallah musubetten rahmet üretilmesine vesile olmaktır. Namerde düşmüş narı yiğide ve sahibine  iade etmektir. Bu vesile ile bu haklı davadaki yol arkadaşlarıma ve avukatım av. Gökhan Karateke'ye teşekkür ediyorum. 
Saygıdeğer Yazılı ve Görsel Medya kuruluşlarımıza,kamuoyuna ve öyküye aidiyeti olanlara saygı ile duyurulur.

SAMET OCAKOĞLU
27 MAYIS DAVASININ DAVACISI